🥈 Ikinci El Araç Tüketici Mahkemesi

Zararın giderilmemesi durumunda Tüketici Mahkemesi'nde dava açılabilir" dedi. İkinci el otomobilde son günlerde hareketlilik yaşanıyor. Pazara gelen araçlar, kısa sürede alıcı buluyor. Alıcının, ikinci el araç satın almadan önce araç hakkında hiçbir kaydı inceleme ve ekspertiz incelemesi yaptırma yükümlülüğü bulunmamakla birlikte günümüzde birçok kişi tarafından özellikle ekspertiz incelemesi yoluna sıkça başvurulmaktadır. Konuyla İlgili Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin Kararı. Yargıtay 13. TÜKETİCİ MAHMEMESİNDE DAVA AÇILABİLİR. Olayın hukuki boyutunu anlatan Avukat Erdal Ergör, "Son dönem araç alım satımlarının artmasıyla problemler gün yüzüne çıktı. 1 Ocak 2020 itibariyle yeni bir yönetmelik yayınlandı. Alım satım işini meslek olarak yapanların, ekspertiz raporu alarak satması zorunlu hale getirildi. Buna karşılık, İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkındaki Yönetmelik’in 14. maddesi uyarınca 1 Nisan 2019 tarihinde yürürlüğe giren uygulama uyarınca, araç alım satımıyla iştigal eden kişiler, 8 yaşın veya 160 bin kilometrenin altındaki araçları satmadan önce TSE hizmet yeterlilik belgesine haiz Özellikleİkinci el araç satışı sonucunda, satışa konu olan aracın, ayıplı çıkması ile hangi mahkemenin görevli olduğu hususunda tartışmalar süregelmektedir. İkinci el araç satışı sonucu aracın ayıplı çıkması halinde akıllara hemen görevli mahkemenin “Tüketici Mahkemeleri” olacağı gelmektedir. Bunun üzerine Avrasya Tüneli İşletme İnşaat ve Yatırım A.Ş., kararı bir üst mahkemeye taşıdı. Ancak, 7. Tüketici Mahkemesi de iki geçiş ücreti olan 33 TL 20 kuruşun ödenmesine, bildirimsiz kesilen ceza olan 332 TL’nin ise iptaline karar verdi. #kararı #mahkemesi #ceza #geçersizdir" #:"süresinde #tüketici #bildirilmeyen. EnUygun Fiyatlarla İkinci El Araç Fiyatları, Diğer Tüm Araç Modelleri ve 2.El Araçlar otoeksper.com.tr'de. EKSPERTİZ RAPORU. İkinci el motorlu kara taşıtlarının ticareti hakkında yönetmeliğe göre; İkinci el araç ticareti, yetki belgesine sahip işletmeler tarafından yapılabiliyor. İkinci el aracımla ilgili tüketici mahkemesi - merhabalar; Aracıma servisinde boya koruma sistemi uygulattım ancak bu işlem bittiğinde aracımın kaportasında bozulmalar olduğunu gördüm.Tüketici mahkemesine başvurdum.İlk duruşma 09-10-2007 tarihinde.Dilekçemde deliller kısmında tanık gösterdim.Ben şimdi başka bir işlem yapmadan duruşma günü tanığımıda yanımdamı 8uH8rl. İkinci el araç satışlarında Başta otomobiller olmak üzere ortaya çıkan talep artışı ile birlikte, satış sonrası tüketici şikayetlerinde de artışlar yaşanmaktadır. Bizlere ulaşan çok sayıda tüketici, satın aldıkları araçlarla ilgili, satın aldıkları tarihten kısa bir süre sonra ortaya çıkan arızalar ya da ayıplar nedeniyle mağduriyetler yaşadıklarını belirterek yardım istiyorlar. Özellikle, vergi mükellefi olmayan ve ikinci el araç ticaretini yasal olarak yapmayan özel şahıslardan satın alınan ikinci el araç satışlarında, uyuşmazlıkların çözümü daha da zorlaşmaktadır. Bu kapsamda, ekspertiz raporunun gerçeği yansıtmaması, aracın kilometresi ile oynanmış olması, önceki kazalarının söylenmemesi veya motorunun hasarlı olması gibi çeşitli ayıplar, satış sırasında veya öncesinde söylenmeyerek, sonradan maddi zararların ortaya çıkmasına, mağduriyetlerin yaşanmasına neden olunmaktadır. Dün telefonla arayan bir tüketici, “Tanıdıklarım vasıtasıyla bir şahıstan bir otomobil aldım. Satın almadan önce sanayide bir ustaya aracı gösterdim, sorun yok dedi. Ancak, bir ay sonra aracın motorunda büyük bir hasar ortaya çıktı. Hasar, çok masraf gerektiriyor. Tüketici hakları açısından neler yapabilirim” diyerek, yardım istedi. Öncelikle şu konuyu ortaya koymak gerekiyor. Yürürlükteki 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında, ikinci el araç satışlarında ortaya çıkan ayıplarda, uyuşmazlıkların çözülmesi ya da maddi zararların giderilmesi için, taraflardan biri tüketici olurken, karşı tarafın mutlaka bir ticari işletme Yani ikinci el araç satışı ile yasal olarak iştigal eden bir vergi mükellefi olması şartı vardır. Sahibinden, tanıdığınız bir kişiden veya bir başka özel şahıstan satın aldığınız ikinci el araçla ilgili yaşadığınız sorunlar, tüketici hukuku kapsamında çözümlenemeyecektir. Sahibinden, tanıdığınız bir kişiden veya bir başka özel şahıstan satın aldığınız ayıplı ikinci el bir araçla ilgili yaşadığınız sorunlara, Türk Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde çözüm bulabilecektir. Türk Borçlar Kanunu’nun hükmü gereğince, genel olarak, “Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, Kanun maddesinde belirtilen seçimlik haklardan birini kullanabilir” Ayrıca, alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. İkinci El Araç Satın Alırken; -Satın almaların, ikinci el araç alım satımı ile yasal olarak iştigal eden ve vergi mükellefi olan ticari işletmelerden yapılmasına öncelik verilmesi ve satışın bir sözleşmeye dayanması, -Satış öncesi ekspertiz raporları istenmesi ve yetkili servis belgelerinin aranılması, -Sahibinden ya da özel şahıslardan yapılan satın almalarda da mutlaka bir sözleşme düzenlenmesi, -Düzenlenecek sözleşmelere aracın mevcut bilgileri ile birlikte, satıcının beyanıyla önceki hasar durumu ve aracın özellikli durumları yazılarak, bir üçüncü şahıs ile birlikte imzalanması, -Satılığa çıkarılan araçların model, km ve fiyatını cazip göstererek kaparo dolandırıcılığı yapan kötü niyetli kişilere itibar edilmemesi ve kesinlikle kaparo gönderilmemesi, Yararlı olacaktır. İkinci el aracın, bu işin alım satımını yapan bir ticari işletmeden satın alınması halinde, ikinci el araç satışlarında ortaya çıkan ayıplarda, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri gereğince satıcının sorumluluğu bir yıldan az olamaz. Ayrıca ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmayacaktır. Türk Borçlar Kanunu’nun 223. madde hükmü gereğince, genel olarak, “Alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır” Ayıplı ikinci el araç satışlarında, maddi zararların giderilmesi amacıyla, öncelikle satıcıya müraacat edilmelidir. Uyuşmazlığın satıcı ile çözülememesi halinde, satıcı ticari bir işletme ise tüketici hakem heyetlerine veya tüketici mahkemesine üzerindeki uyuşmazlıklarda arabuculuya ya da satıcı ticari işletme değilse asliye hukuk mahkemelerine başvurulmalıdır. Yararlı olması temennisiyle, saygı ve sevgilerimle. Levent KÜÇÜK Genel Başkan Tüketiciler Derneği/TÜDER LEVENT KÜÇÜK KİMDİR ? 27 Ekim 1965 Osmaniye Doğumlu. İlk, orta, lise eğitimini Osmaniye'de tamamladı. Eskişehir Anadolu Üniversitesi Maliye Bölümü Mezunu. Aynı üniversitede Maliye Mali Hukuk Ana Bilim Dalında Yüksek Lisansını tamamladı. 1992 yılından itibaren 15 yıl Maliye Bakanlığı Vergi Denetmeni Müfettişi olarak İstanbul'da görev yaptı. 10 Ekim 2007 tarihinden itibaren İstanbul Teknik Üniversitesi'nde İç Denetçi olarak denetim ve danışmanlık görevi yapmaktadır. SMMM ve Bağımsız Denetçi Belgesi sahibidir. Evli, eşi emekli bankacı, 1 kız çocuk babası. Vergi Müfettişleri Denetmenleri Derneği İstanbul Şube Başkanlığı görevinde bulundu. tarihinden itibaren, merkezi Bakırköy’de olan, 1995 yılından beri faaliyette bulunan Tüketiciler Derneği-TÜDER Genel Başkanlığı görevini sürdürmektedir. Bakırköy Kaymakamlığı Tüketici Hakem Heyeti ve Bakırköy Kent Konseyi Yürütme Kurulu üyesidir. Tüketicileri bilgilendirici, bilinçlendirici ve kamuoyunun dikkatine yönelik çeşitli yazı ve açıklamaları bulunmaktadır. Tüketici Mahkemesi haberleri sayfasında Tüketici Mahkemesi hakkında son dakika haberler ve güncel bilgiler bulunmaktadır. Toplam 1463 Tüketici Mahkemesi haberi, videosu, fotoğrafı ve yazar yazısı yer almaktadır. Geçmişte ve bugün yeni yayımlanan son durum gelişmeleri ile pek çok haber sayfamızdan takip Mahkemesi haberleri DAHA FAZLA TÜKETİCİ MAHKEMESİ HABERLERİTüketici Mahkemesi’a ait tüm site haberleri Tüketici Mahkemesi Kararı "Çalıntı Otomobil Satışından Araç Muayenesi Yapan Şirket Sorumludur" Tüketici Mahkemesi, motor ve şasi numaraları değiştirildiği için change oto’ olarak da ifade edilen çalıntı otomobili, muayene işlemi esnasında fark edemeyen istasyonu haksız buldu. “Tüketici, muayene raporuna güvenerek otomobili aldı” diyen mahkeme, oto hırsızlarına kaptırılan parayı, istasyonun sahibi şirketin ödemesine hükmetti. 20 Eylül 2020, Pazarİkinci el araç satın alan vatandaş otomobilin devrini almadan önce araç muayene istasyonuna götürdü. İstasyon görevlisi araç için düzenlediği raporda önemli bir kusurunun olmadığını rapor etti. Bu rapor üzerine vatandaş E. A., herhangi bir sorun olmadığına kanaat getirerek, noterde satış sözleşmesi ile aldı; aynı gün trafik tescilde adına kaydettirdi. İlandaki fiyatın da altı bir tutara satın aldığı otomobilini kullanmaya başlayan E. A.’nın telefonu, satış işleminden 10 ay sonra acı acı çaldı. Telefonu açan E. A.’ya, karşıdaki ses Asayiş Şube polisi olduğunu söyledi. İlk anda irkilen E. A., sakinleştikten sonra karşıdaki sesin söylediklerini algılamaya başladı. Polis memuru, E. A.’ya, kullanmakta olduğu aracın çalıntı olduğunu, Gebze’de yürütülmekte olan oto hırsızlığı soruşturma dosyasında bu aracın da olduğunu belirtti. Duydukları üzerine şok geçiren E. A., polis memurunun talebi üzerine aracı kendilerine teslim etmek üzere Kocaeli’ne götürdü. Hazırlanan kriminal rapor da, telefonla bilgi veren polis memurunu doğruladı. Aracın motor numarası ile ruhsattaki numara bir birini tutmadığı gibi, şasi numarasının bulunduğu metal parça da sonradan monte edilmişti. Her ne kadar 01 Adana plakası alsa da gerçekte bu araç İstanbul Trafik Tescil Şube’ye kayıtlı 34 plaka çalıntı bir araçtı. E. A.’nın, zar zor para biriktirerek aldığı aracına el konuldu, adına olan tescil kaydı da silindi. E. A. olan bitenin kendi hatası olmadığını, araç muayene istasyonun verdiği rapora güvendiğini belirterek mahkemenin yolunu tuttu. Avukatı İmam Bazan, Bakırköy 6. Tüketici Mahkemesi’ne dava açtı. Av. Bazan, müvekkilinin ödediği 33 bin liralık ödemenin, faizi ile kendisine ödenmesini istedi. Av. Bazan dava dilekçesinde, aracın motoru üzerinde yazılı numara ile ruhsattaki numaranın birbirini tutmadığının çıplak gözle dahi göründüğünü, istasyon görevlisinin buna dikkat etmediğini kaydetti. ARAÇ muayene istasyonun bağlı olduğu şirket adına yapılan savunmada ise özetle “Araç üzerinde yapılan incelemede hata bulunamadı. Plaka, motor numarası ve şasi numarası resmi kayıtlarla uyumluydu. Oluşan zarar ile muayene işlemi arasında bir bağ kurulamaz” denildi. YARGILAMA sonrası mahkeme kararını verdi. Tüketicinin açtığı davada haklı olduğunu hükmeden mahkeme kararında şu görüşe yer verdi “Araç, zorunlu teste tabi tutulan araçlardan biri. Şasi numarasının kontrolü, zorunlu olarak kontrol edilecek parçalar arasında yer alıyor. Dava konusu araçtaki ayıbın mahiyeti dikkate alındığında, bu işi sürekli yapan ve teknik olarak ayıbı kolayca tespit edebilecek davalı, hizmetini gereği gibi yerine getirmeyerek davacının zararına neden oldu.” E. A.’nın ödediği 33 bin liranın, istasyonunun bağlı olduğu firma tarafından faizi ile ödenmesine karar verildi. Firma avukatı kararın iptali için istinaf mahkemesine gitti. Dosya halen istinaf mahkemesinde bulunuyor.

ikinci el araç tüketici mahkemesi