🎏 Başka Bir Dünyada Karşılaşmış Gibi
GretaThunberg Time dergisi tarafından 2018’in en etkili 25 gencinden biri seçildi. Cuma günleri okulu boykot ederek İsveç Parlamentosu önünde yaptığı eylemlerde başlangıçta tek başınaydı Greta. Ancak gün geçtikçe İsveçli akranları okulu kırıp iklim için bir araya gelmeye ve Greta’ya destek olmaya başladı.
TürkiyeBüyük Millet Meclisi (TBMM) Anayasa Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Şentop, seçim ittifakına ilişkin, "Milliyetçi Harekat Partisi ile bu seçim
Maç yerel saatle gün ortasındaydı. Parlayan güneş, Avrupa seyircisine hitap eden nitelikteydi. 22 Haziran 1986, futbol tarihinin en unutulmaz günlerinden biri olacaktı. İngiliz Milli Marşı okunurken kamera Maradona’ya odaklandı. Kara gözleri, İngiltere takımını küçümseyici bakışlarla süzüyordu.
İnsanoğlunundünya üzerindeki uzun serüveninde karşılaşmış olduğu, deprem, sel ve fırtınalar gibi doğal afetler, savaşlar, salgın hastalıklar gibi yaşandığı devri ve sonrasını etkileyen olumsuzlukların yönetilmesi ve bu olayların bilgiye dönüştürülmesi süreçlerinde de sosyal, beşeri ve idari bilim alanlarının
Aynıkişinin değişik konularda gücü değişen bir iradeye sahip olmasının nedeni budur. Yani gözümüz, kulağımız gibi farklı işlevsel güçlerde olabilen bağımsız duyu organlarımız gibi, kişiliğimizden bağımsız bir irademiz yoktur. İrade, benlik değerlerimizin ortak gücü ya da bileşkesinden başka bir şey değildir.
DünyadaKarşılaşmış Gibi. Yazar Yavuz Şahin Görüntülenme: 1.139 0 Yorum. Alican Yücesoy, Defne Kayalar, Fatih Artman, Okan Yalabık, Öner Erkan, Serkan Keskin, Settar Tanrıöğen gibi bir sürü harika oyuncunun yer aldığı Krek tiyatrosunun sahnelediği süper oyun. İstanbul ilinde Uniq İstanbul Volksvagen Arena’da seyrettim.
Heyecanlanmamakmümkün değil! Usta isimlerin yer aldığı Dünyada Karşılaşmış Gibi, dün Volkswagen Arena’da prömiyerini yaptı. Birçok sanatçının izlemeye geldiği oyun, ilk gösterisinde büyük beğeni topladı Oyunun sahne tasarımı oldukça farklıydı. Zira, temsil camekanların içinde iki farklı yöne doğru gerçekleştiriliyordu.
DünyadaKarşılaşmış Gibi. Yazar Yavuz Şahin Görüntülenme: 1.139 0 Yorum. Alican Yücesoy, Defne Kayalar, Fatih Artman, Okan Yalabık, Öner Erkan, Serkan Keskin, Settar Tanrıöğen gibi bir sürü harika oyuncunun yer aldığı Krek
Bir Başkadır” başka falan değil!.. 19.11.2020, Perşembe "Dünyada Karşılaşmış Gibi.." Onu hatırladım. Girdim internete, yazdığım yazıyı buldum.. Bakın ne demişim.. * "İnsanların bol vakitlerinin olduğu Shakespeare Trajedileri gibi bitmez tükenmezliklere, bu televizyon ve internet çağında tahammül etmek zor
kfL6sLA. Dünyada Karşılaşmış Gibi Etkinlik Berkun Oya'nın yazıp yönettiği Dünyada Karşılaşmış Gibi oyunu, izleyicisiyle buluşmaya hazırlanıyor.’Okudu mesajımı, telefon elimde bekledim, yazmaya başladı, yazdı yazdı, sildi sonra, vazgeçti... Ne yazdı? Niye sildi? Ne oldu?’’Karakolda, sıradan bir gecede, kayıpların ardından kesişen hayatlar...Yazan, Yöneten Berkun OyaYapımcı Nisan Ceren GöçenOyuncularAlican YücesoyDefne KayalarFatih ArtmanOkan YalabıkÖner ErkanSerkan KeskinSettar Tanrıöğen Kaynak Bu blogdaki popüler yayınlar Liman Ekonomisi Liman Ekonomisi İlhami Genç Karina Yayınevi Denizcilik ekonomisi, liman ve denizcilik ekonomisinden oluşmaktadır. Bu kitap, liman ekonomisine giriş niteliğindedir. Bir ders kitabı olarak faydalı olmasının ötesinde, denizcilik araştırmalarında, liman kullanıcısı ve hizmet sağlayıcı karar vericilerine ve liman meseleleriyle ilgilenen genel kamuoyunun yararına olması beklenmektedir. Yazarı Sizekitap'da Ara Yazarı Twitter'da Ara Kitabı Twitter'da Ara Yazarı Facebook'ta Ara Kitabı Facebook'ta Ara Fırtınalar İmparatorluğu - Cam Şato 5 Ciltli Fırtınalar İmparatorluğu - Cam Şato 5 Ciltli Sarah J. Maas Dex Yayınevi Aelin Galathynius tahta giden uzun yolda ihanete uğradı, sadakatle ödüllendirildi; arkadaşları kayboldu, yenilerini edindi; büyüye sahip olanlar ve olmayanlarla aynı tuhaflıklarda buluştu. Savaşçı prensine ve ona güvenen insanlara söz verdi, onları korumak için gücünün derinliklerine indi. Ama canavarlar geçmişin dehşetinden ortaya çıktıkça ve karanlık güçler krallığını elinden almaya çalıştıkça, tek kurtuluşun, sevdiği her şeyin sonu olabilecek çaresiz bir arayışta saklı olduğunu anladı. Cam Şato, Karanlık Taç, Ateşin Varisi ve Gölgeler Kraliçesi’nden sonra epik fırtına kalbinizi yakacak. “Düşünceli bakışlar, patlayacak hale gelen cinsel gerilim, sürpriz gelişmeler, renkli bir evren ve iğneleyici sözlerle dolu.” - Booklist Yazarı Sizekitap'da Ara Yazarı Twitter'da Ara Kitabı Twitter'da Ara Yazarı Facebook'ta Ara Kitabı Facebook'ta Ara Bu kitap ve daha fazlası hakkında haber alın! [email Blokzincir Kripto Paralar Bitcoin Blokzincir Kripto Paralar Bitcoin Vedat Güven Kronik Kitap “Erkin Şahinöz ve Dr. Vedat Güven, objektif yaklaşımlarıyla, konuyu en başından ele alıp son derecede anlaşılır bir çerçeve içine oturtarak incelemiş ve değerlendirmişler. Bu konuda birçok yazı ve inceleme okudum, bu kadar kapsamlı ve anlaşılır olanını ilk kez görüyorum.” - Dr. Mahfi Eğilmez “Pek çok insan kripto paraların gelişimi için karşılıksız çalışıyor, felsefi görüşler ortaya koyuyor. Sevgili Erkin Şahinöz ve Vedat Güven sadece bu tartışmaya katılmakla kalmıyor sizin de katılabilmeniz için gerekli alt yapıyı sağlıyor.” - ŞantManukyan “Kripto paralar kuralsız ve karşılıksız para basmak yerine kurallı para politikaları ile emperyal güçlerin elini zorlaştırıyor. Sonuçta efendi-köle geleneksel mimarisinden gücün topluluk üyelerine dağıtıldığı yeni mimariye geçiliyor. Güçlü bir toplumsal ve ekonomik değişimin arifesinde olduğumuz bugünlerde blok zinciri ve kriptolar konusunda dünyaya ışık veren ve verecek tüm çalışmaları ins
Ankara Kalesi, ziyaretçi akınına uğruyorTarihi altyapısı ve konsept kafeleri, görenleri hayran bırakıyorKaleiçi, maziyi günümüze taşıyorANKARA - Türkiye'nin dört bir yanından gelen misafirler, Ankara Kalesi'nin maziyi yaşatan tarihi altyapısı ve farklı konsept kafeleriyle tam bir samimiyet ortamında ayaklarının altına seren manzarasıyla Ankara Kalesi, Kaleiçi esnafının samimiyetiyle buluşuyor ve gezip görenlere unutulmaz anılar bırakıyor. Kale, Türkiye'nin dört bir yanından gelen misafirlerin yanı sıra farklı ülkelerden gelen turistlerin de en uğrak noktası olarak biliniyor. Ankara manzarasını kuş bakışı izleyerek fotoğraf çekilen vatandaşlar, Kaleiçi'nin eskiyi günümüze taşıyan sanat ve zanaatlarını fotoğraflayarak anı esnafından Taş Bebek Kafe işletmecisi Adem Önler, "İnsanlar geldiğinde şaşırıyorlar. Müşteri yoğunluğumuz oldukça fazla. Bebeklerimizi seviyorlar, şaşırıyorlar. İlk başta koleksiyondu, sonradan ticarete döktük. İnsanlar sevdikçe, buraya geldikçe ben de daha mutlu oluyorum. Ankara'da gezilecek fazla bir yer olmadığından insanlara bir kapı açıldı. Çok güzel tepkiler alıyoruz" dedi."İçeri girdiklerinde sanki çocuklarıyla karşılaşmış gibi tepki veriyorlar"Taş Bebek Kafe çalışanı Okan Önler, "Taş Bebek Kafe'yi bir 'bebek müzesi' olarak tanımlayabilirim. İnsanlar içeri girdiklerinde sanki çocuklarıyla karşılaşmış gibi tepki veriyorlar. Çok farklı bir yer, insanların çok ilgisini çekti. Bebeklerimiz hep yurt dışından gelme. Hepsi porselen. İnsanlar dükkanın içine girdiği zaman yüzleri gülüyor. Türkiye'nin hemen hemen her yerinden ziyaretçi akımına uğruyor" diye konuştu. Taş Bebek Kafe içinde aynı zamanda Bizans döneminden kalma saat kulesi içinde bir de çan Bebek Kafe'nin emektar gözlemecisi Hatice teyze ise, samimiyeti ve elinin lezzetiyle ziyaretçileri kendine hayran bırakıyor. Hatice teyze, ziyaretçilerin yaptığı gözlemeleri çok beğendiklerini ve ona 'Anne' diye hitap ettiklerini söyleyerek, "Burayı gelip dolaşıyorlar, geziyorlar. Buraya uğramayınca, yemek yemeyince, çayımızı içmeyince gitmiyorlar" ifadelerini ziyaretçilerinden Selma Arslan, "Burayı teyzem vasıtasıyla buldum. Geçen sene gelmiştik gezmek amaçlı birer çay içtik. Bu ikinci gelişim. Sıcak, güzel davranıyorlar. Ankara doğumluyum ve Ankara'da yaşadığım için çok mutluyum. Herkese tavsiye edebilirim gelmelerini, görmelerini isterim" ifadelerini diğer ziyaretçi Nevin Ayhan ise, "İki üç sene öncesinde doğal taş almaya geldik, kızımla şöyle bir dolaşalım dedik. Beyefendi ısrar etmişti çıkın bir görün diye. Çıktık, çok memnun kaldık. Devamlı da geliyoruz. Geçen sene kızımın doğum gününü burada kutlamıştık. Tavsiye ederim herkes gelsin görsün" diye konuştu."Bunları işleyerek desenlerini kendimiz veriyoruz"Kale ziyaretçileri, Taş Bebek Kafe'nin hemen üst sokağında bakırcılık yapan Faruk İşliyar'ı ziyaret etmeden gitmiyorlar. Takribi 52-53 senedir bakırcılık yapan İşliyar, "1970 senesinden beri bakırcılık ile uğraşıyorum. Çocukluk zamanında geldim, bakır işlemeye başladım. Çıraklıktan beri bu işle uğraşıyorum. 52-53 seneden beri bu işle uğraşıyorum. Bu bakırlar Çorum'dan Kayseri'den Beypazarı'ndan geliyor. Bu bakırı işleyerek bu hale getiriyoruz. Bu hammaddesi, güğüm, helke hepsini yapıyoruz. Bunları işleyerek desenlerini kendimiz veriyoruz. Yalnız bunları aydınger kağıdı üzerine altına kopya kağıdı koyarak çiziyoruz" dedi."Geçmişi geleceğe taşıyan bir iş"Kale çarşısının antikacıları da ziyaretçilerin en uğrak noktaları içinde yer alıyor. Asırlık antikalar hem sergileniyor hem de alıcılarını buluyor. Kale Çarşısı, Salman Sokak'ta bulunan Düven Antik Dekorasyon'un sahibi Hayati Erciyes, "Antikacılık çok derin bir kuyudur. Bilgi açısından çok geniş bilgilere sahip olsanız da hiçbir şey bilmemiş olursunuz. Antikacılık sanatı da her şeyi kapsar, içine alır. Eskiden yapılmış güzel sanat eserlerinin günümüzde değerlendirilmesi ve geleceğe aktarılması için yapılan bir işlemdir. Aslında bir nevi aracıdır. Geçmişi geleceğe taşıyan bir iştir. Genelde biz mobilya ve obje üzerine çalışıyoruz. ve de saat, abajur, biblo üzerine çalıştığımız için bizim antikacılık dalımız diğer antikacılık dalına göre biraz farklıdır. Eskilik anlamına değil de biz genelde sanat anlamına bakıyoruz. Çok eski olması her şeyin kaliteli ve antika olduğunu göstermez" ifadelerini kullandı. Türkiye Ankara Bebek Kültür Sanat Haberler
Şampiyonlar Ligi gibi kadrosu, özgün metni ve kalıpları yıkan sahne tasarımıyla Krek’in dönüşü muhteşem oldu. Dün akşam “Dünyada Karşılaşmış Gibi”yi izleyebildik. “İzleyebildik” diyorum çünkü bilet bulmak oldukça zor. Geçtiğimiz Ekim ayında duyurulduktan sonra hep kapalı gişe oynadı ve belli ki böyle devam edecek. Buyurun tanıtım filmi Aslında bu film de izleyeceğimiz oyunun sinema tadında olacağının sinyalini veriyormuş. Zira Krek’in önceki oyunlarından aşina olunan cam kutu, “Dünyada Karşılaşmış Gibi”de de karşımızda. Oyun bir camın ardında oynanıyor, seyirci kulaklıkla izliyor ve kurulan muazzam ses sistemi sayesinde kutu içerisindeki her ses çok net duyuluyor. Kulaklıklarımızı test ederken Ferdi Tayfur şarkısıyla oyuna da hazırlanıyoruz. İşte o şarkı “Sanma ki yaşıyorum, sanma ki ben çok mutluyum…” Bu hikaye, bir gece karakolda tesadüfen bir araya gelmiş yedi kişinin hikayesi. Bu yedi kişinin ortak paydası ise kayıplarından ve gidenlerinden sonra “kendi kendilerini arıyor” olmaları. Yedi kişinin dördü polis, biri çok konuşan “doğrucu” bir düzenbaz, ikisi ise yolları yıllar önce ayrılan bir çift. Karakterler hem çok gerçek hem de bu dünyadan değilmiş gibi veya tam bu dünyaya geçecekmiş de arafta kalmışlar gibi ve sanki arafta kalan bu karakterler, dünyada bir karakolda karşılaşmış gibi. Buradan gelelim oyunculara… Hep söylerim, şimdi de yazıyorum, Öner Erkan, jenerasyonunun en iyi oyuncusudur. Geveze ama doğrucu düzenbaz olarak oyundaki favorimdi. Sesi, hareketleri, konuşması, temposu muhteşemdi. Kalbimin bütün Afifelerini kendisine takdim ediyorum. Okan Yalabık, “Masum”dan aşina olduğumuz, benim tabirimle ezik, takıntılı ve çaresiz aşık rolünde. İyi mi? Kesinlikle evet ama ya bu rol üzerine yapışırsa? Neyse, kendi bilir. Yalnız bir gün bir seri katil filmi falan çekilirse kendisini başrolde görmeyi çok isterim Duyun sesimi yapımcılar, senaristler, yönetmenler!. Polislerden birini canlandıran Alican Yücesoy ise oyunun bir diğer yıldızı. Karadeniz ağzıyla konuşması şaşırtıcı ve başarılı. Sonuçta ne demişler, kötü bir ağız adamı rezil eder ancak iyisi de vezir eder. Kendisi vezir olanlardan. Karakoldaki bir diğer polis ise Serkan Keskin. Bu dünyadan değilmiş gibi bir tavırla oyunun en ilginç karakterlerinden biri. Daha önce böyle bir rolde izlememiştim, pek beğendim. Fatih Artman, adı gibi işine, evine, eşine sadık polis memuru rolüyle karşımızda. Karakterlerin uçlarda olduğu böyle bir oyunda gerçeğe ve normale en yakın karakter. Tansiyonun arttığı noktalarda ise bir denge sembolü. İzlemesi her zaman keyifli olan Settar Tanrıöğen de Hulusi Kentmen’den hallice tonton tavırlarıyla babacan komiser rolünde. Ve Defne Kayalar… Çalınan çantasının peşinden karakola gelerek olayların hem içinde hem dışında kalan sahne üstündeki tek kadın karakteri. Finaldeki konumuyla ise belki de en arafta karakteri. Neyi, ne kadar değiştirecek veya değiştirebilecek mi kısmı ağır ipucu içerdiğinden burada kesiyorum ama sesleriyle oyuna katılan Binnur Kaya ve Öykü Karayel’i de buradan selamlıyorum. Yıldız kadrodan bahsetmişken Berkun Oya’dan özellikle bahsetmemek çok ayıp olur. Dünyanın belki de en sıradan konularından birini etkileyici diyaloglarla ve muhteşem sahneleme tekniğiyle temposu yüksek, akıcı bir oyuna dönüştürmüş. Bir de daha önce denememiş bir sahne tasarımına imza atmış. Oyunun cam bir kutu içerisinde oynandığından bahsetmiştim. Kutunun iki tarafında oyunun iki farklı parçası oynanıyor. Bu iki taraf, bir kapıyla ayrılıyor. Arada bir açılan bu kapıdan giriş çıkış yapan oyuncular, her iki perdede de kutunun iki yüzünde oynamış oluyorlar. İlk perdede birinci blokta olan seyirci ise, oyun arasında ikinci bloğa geçerek diğer perdeyi izliyor. Yani oyuncular aynı oyunu iki kere oynarken, seyirci diğer tarafa geçtiğinde hikayenin bütününü öğrenebiliyor. Burada zamanlamanın altını özellikle çizmek istiyorum. Sonunda bir bütünü oluşturacak olan oyunun iki parçasında yer alan oyuncuların senkronizasyonu tutturmak için sürekli oyunun içinde kalmaları, başka bir deyişle otomatiğe almadan oynamaları gerekiyor. Bu aksiyonu kaçırmamak için seyirci de diri kalıyor çünkü pürdikkat ilk perdeyi izlerken, kutunun diğer tarafında neler olup bittiğini merak ediyorsunuz. Arada bir açılan kapıdan sahneye giren karakter de diğer taraf için heyecanı artırıyor. Diğer tarafa geçtiğinizde parçalar birleşmeye başlıyor ama bu sefer de ilk perdedeki akışı zihninizde canlı tutmaya çalışıyorsunuz. Burada utanarak bir itirafta bulunacağım Oyun boyunca “acaba tekleyecekler mi”, “senkronizasyonu tutturabilecekler mi” diye biraz sinsi bir hisle açık aradım ama tabii ki sonunda utanan ben oldum. Oyunun sonunda “eee yani şimdi ne olacak?” gibi bir duyguya kapıldım. Bir de bu Araf konusuna biraz taktım. DİKKAT SPOILER! O cam kutu arafsa, o karakterler arafta kalmış ama dünyada karşılaşmış gibilerse, bu olayın oradan çıkması, dünyaya gelmesi gerekiyor bence. Bu nedenle cam kutuda başlayan bu hikayeyi, ben tanıtım filmini yeniden izleyerek tamamladım. Siz de oyundan çıktıktan sonra bu yarım kalmışlık hissine kapılırsanız o filmi bir kere daha izleyin. “Dünyada Karşılaşmış Gibi” sadece bu sezonun değil, muhtemelen son birkaç yılın en dikkat çeken oyunlarından biri. Dekorun zorluğundan dolayı şimdilik turne düşünceleri yokmuş ama sezon boyunca Volkswagen Arena’da sahnelenecekmiş. Dolu dolu iki saat geçirmek, biraz sinema tadında farklı bir tiyatro deneyimi yaşamak için oyun tarihlerini yakından takip etmenizi şiddetle tavsiye ederim. Bir not Oyun bitince Müslümcü de olsanız birkaç kere üst üste Ferdi Tayfur dinleyeceksiniz. Bir soru Berkun Oya jenerasyonun Ferdi Tayfur’a olan bu aşırı ilgisinin sebebi nedir? Yazan, yöneten Berkun Oya Yapımcı Nisan Ceren Göknel Oyuncular alfabetik sırayla Alican Yücesoy Defne Kayalar Fatih Artman Okan Yalabık Öner Erkan Serkan Keskin Settar Tanrıöğen Sahne ve Kostüm Tasarımı Berkun Oya Işık Cem Yılmazer Dekor Uygulama Muhtar Pattabanoğlu Prodüksiyon Sorumlusu Evrim Zeybek Proje Asistanı İrem Avcı Teknik Sorumlu Emrah Altıntoprak Ses Tasarım ve Uygulama Hakan Atmaca
tikTok’un Instagram’ın tahtını salladığını biliyorduk fakat kendi eliyle kendi temelini sarsmasını hiç beklemiyorduk. Geçen hafta olan bitenden habersiz milyonlarca kullanıcı gördüğü yeni’ Instagram karşısında adeta titreme geçirdi! Bugüne kadar izlediklerinizle, takip ettiğiniz profillerle hiç bağlantısı olmayan, hatta rahatsız edici derecede alakasız önerilerle’ çok sık karşılaşmış olmalısınız. Instagram’ın yeni radikal güncellemelerinin yan etkisi olan öneriler kısa sürede sosyal medyada gündem konusu oldu. Seçili gruplara gösterilen tam ekran feed’ özelliği de hemen benimsenmedi. Dünyanın dört bir yanından şikâyetler yükseldi. Aynı esnada New York’ta bir grup influencer Instagram’ın kısıtlayıcı içerik politikalarına yönelik protestolar düzenledi. Sonunda Instagram CEO’su Adam Mosseri, Twitter’dan bir videoyla açıklama yapma durumunda kaldı. Güncellemelerin henüz rayına oturmadığını, geliştirmeye devam ettiklerini anlattı. “Instagram giderek daha fazla ve daha fazla videoya dönüşecek” ifadesini özellikle vurguladı ve fakat uygulamanın fotoğrafları tamamen kaldırmayacağını, desteklemeye devam edeceğini’ bildirdi! Durum açık Instagram, TikTok’a dönüşmeye bir şeylere dönüşme çabasının yeni olmadığını biliyoruz. Bugün artık bir klasik haline gelen story özelliği de Snapchat’ten bire bir kopyalanıp yapıştırılmıştı. TikTok ise ezber bozan bir platform olarak ortaya çıktı ve insanların kendilerinden çok yaptıklarını sergiledikleri, imajlarından daha fazla yaratıcılıklarıyla değer kazandıkları bir âleme dönüştü. Hiçbir şeyi umursamaz göründüğü kadar kendi belirlediği değer normlarına sımsıkı sahip çıkan Z Kuşağı’nın kendini istediği gibi ifade ettiği bir dünya yaratıldı. Bu kuşak henüz çocuk yaştayken Instagram çıkmıştı, TikTok ise kendilerini ifade etme arzularının yükseldiği çağlarına denk geldi... Dolayısıyla Instagram, marifeti TikTok’un formatında sanıyor olabilir...“Kısa video formatı, istatistiklere göre her platformda en yüksek dikkat çekme oranına sahip.”Aslında çağ değişiyor, fotoğrafın tılsımını bilenler yaş alıyor. Kısa video formatı, istatistiklere göre her platformda en yüksek dikkat çekme oranına sahip. Ancak format bir amaç değil, var olanı dönüştürmeye yarayan bir ifade aracıdır yalnızca. Instagram’ın özgün formatı hayatın güzel yüzünü göstermek için biçilmiş kaftandı. Şimdi ruhunu taşımadığı bir surete dönüşürse... Bize kimin dünyasını aksettirir ve o dünyada biz kendimize dair neler buluruz, kaydırıp göreceğiz...364 milyon takipçili Kylie Jenner da birçok influencer gibi videodan çok fotoğraf paylaşıyor. Zaten güncellemeyi eleştirdiği hikâyesi’, “Instagram’ı tekrar Instagram yapın” sözleriyle başlayıp “Sadece arkadaşlarımın tatlı fotoğraflarını görmek istiyorum” diye bitiyordu. Öneriler kültür şoku’ yarattıHepimiz Instagram’da, sosyal medyada kendi fanusumuzda yaşıyoruz. Birbiriyle ilgili şeyleri gösteren algoritmanın marifeti... Dünyaya açılan penceremize dönüşen sosyal medyayı gerçek hayatın kendisi sanmaya iyice alıştık. Instagram’a bakınca, çevremizde hep kendimize benzeyen,en azından rahat iletişim kurabileceğimiz insanlarla dolu bir dünya varmış gibi gelebiliyor. Halbuki bir fanusun içinde yaşadığınızda ister istemez aynı köşelerden dolanıyorsunuz, yolunuz aynı manzaralara çıkıveriyor. Instagram’ın yeni önerileriyle plansız yaşattığı durumsa kusursuz bir kültür şokuydu... Bambaşka çevrelere, yaşam tarzlarına ait önerilerin karşıma getirdiği, bazılarına ancak garip’ demeye elimin vardığı paylaşımlar. Anlamsızlığın ötesinde bir mizah, ötekileştirmekten çekinerek tarifine kalkışmayacağım insan tavırları, tuhaflıklar, diyaloglar... Sizin deneyiminiz nasıl oldu bilemiyorum ama benimki sosyal medya balonumun’ illüzyon perdesini aralamaya yetti de arttı!Influencer’lar ne diyor?İlk önce 364 milyon takipçileriyle sosyal medyanın kült isimleri Kylie Jenner ve Kim Kardashian Make Instagram Instagram Again’ Instagram’ı tekrar Instagram yapın sloganıyla fark edilir bir mesaj verdiler. Tepkilerin büyümesinin ardından geri adım beklenirken Meta CEO’su Mark Zuckerberg tam tersi yönde bir açıklamayla öneri paylaşım oranlarının giderek arttırılabileceğini söyleyerek şaşkınlık yarattı. Influencer’larsa seslerini yükseltmeye devam ediyor. İşte Mashable tarafından derlenen tweet’lerden birkaçı...* Instagram, reklamcıları video bazlı ve kreatörleri arkadaşımız olmayanlar memnun etmeye yarayan bir uygulamaya evrildi. İnsanlar fotoğraf istiyor, TikTok reel’leri değil. Greg Isenberg, teknoloji influencer’ı* Instagram TikTok’la öylesine rekabet etmeye uğraşıyor ki sanki başka bir TikTok olmaya çabalıyor. Takip etmediğim sayfalardan video üstüne video izlemek isteseydim Instagram’da olmazdım. Gerçek arkadaşlarımızın fotoğraflarını geri getirin! Toni Tone, ABD’li yazar* Instagram bizi talep etmediğimiz insanların reels’larını seyretmeye zorladı ve sonra da “Reels’a öncelik veriyoruz çünkü insanlar bunu izliyor” deme basiretsizliğini gösterdi. SİZSİNİZ BİZİ ZORLAYAN! Matt Vix, LGBT aktivisti* Instagram şu an çok anlamsız. Anasayfa takip etmek veya görmek istediğin insanlar için ve keşfet sayfası diğer saçmalıklar için. İkisini birleştirmeyi bırakın!!! Mina Le, influencer
başka bir dünyada karşılaşmış gibi